Kamu çalışanlarının maaşları ve emeklilik ikramiyeleri, bilhassa ekonomik dalgalanmaların yaşandığı bu periyotta, devletin temsili olan memurun durumunu ortaya koyması bakımından değer arz ediyor. Yeni bilgiler, farklı takım ve statülerdeki kamu çalışanları ortasında kıymetli maaş ve emeklilik ikramiyesi farklılıkları olduğunu gözler önüne seriyor. Bilhassa hemşireler ve personeller ortasındaki bu fark, seyyanen artırım uygulaması, başarısız toplu mukaveleler ve TÜİK bilgilerinin tesiriyle daha da derinleşiyor.
Sağlık Çalışanları Hak ve Uğraş Derneği (SAHADER)‘den Gonca Koçak ve Behiye Civelek’ in yaptığı araştırmaya nazaran; 30 yıl hizmet müddeti bulunan lisans mezunu bir hemşirenin aylık net maaşı 56.658 TL olarak belirlenirken, birebir müddet zarfında çalışan bir kamu çalışanının maaşı 51.375 TL (tediye, ikramiye üzere eklerle 70.000 TL aşıyor) olarak kayıtlara geçti. Birinci bakışta hemşirelerin daha yüksek maaş aldığı görülse de, emeklilik ikramiyesi hesaplamalarında ortaya çıkan tablo, durumu farklı bir boyuta taşıyor. Hemşirelerin emeklilik ikramiyesi 1.064.006,30 TL olarak hesaplanırken, personellerin emeklilik ikramiyesi 1.389.034,90 TL’ye ulaşıyor. Bu durumun temel nedeni, hemşirelerin maaşlarının farklı kalemlerden oluşması ve yalnızca bir kısmının emekliliğe temel teşkil etmesi olarak açıklanıyor. Emekçilerin maaşı ise çoklukla tek bir kalemden oluşuyor ve tamamı emekliliğe yansıyor. Uzun yıllar hizmet veren 657 statüsündeki bir hizmetlinin emeklilik ikramiyesi ise 694.923,96 TL olarak hesaplanıyor.
ALIMGÜCÜ DÜŞÜYOR
Konuya ait SAHADER’in hazırladığı raporda, “Çalışan memurlara verilen seyyanen artırım, emekli maaşı ve ikramiye hesaplamalarına dahil edilmiyor. Bu durum, emekli olacak memurların hem daha düşük ikramiye hem de daha düşük maaş almasına neden oluyor. Bilhassa yakın vakitte emekli olacak memurlar, bu durumdan olumsuz etkileniyor. Bu sebeple memurlar artık emekli olmak taraftarı değil. TÜİK tarafından açıklanan enflasyon datalarının düşük tutulması, kamu çalışanlarının maaş artışlarının gerçek enflasyonun altında kalmasına neden oldu. Bu durum, memurların alım gücünün düşmesine ve yıllar içinde “öteki” pozisyonuna itilmesine yol açtı. Bilhassa sıhhat işçisinin maaş yapısının emeklilik ikramiyelerini nasıl etkilediği, seyyanen artırım uygulamasının emekli maaşlarına tesiri ve başarısız toplu mukavelelerin kamu çalışanlarının ekonomik durumunu nasıl olumsuz etkilediği, dikkat cazip bir örnek teşkil ediyor. Bu durum, kamu çalışanlarının hakları ve maaş siyasetleri konusunda daha ayrıntılı bir inceleme yapılmasının ve adil tahliller üretilmesinin kıymetini ortaya koyuyor” denildi.
ZAM PAZARLIĞI DEVAM EDİYOR
Raporun sonuç kısmında ise “Devletin memuru, yılların orta direği memur emekli olduğunda, ikramiyesi ile ikinci el bir araç alabilir durumuna düşürülmüştür. Bugünlerde emekçilerin gelecek periyot artırım pazarlığı devam ediyor. Personel tarafının yaptığı başırılı mukaveleler sayesinde hak ettikleri fiyatlara yakın kazanım elde ettiği açıktır. Fakat memur hak ettiği fiyat ve ekonomik hakların çok uzağındadır” sözleri yer aldı.
Kaynak: Halk TV
